Ve çekip ellerini bir gün ansızın gitmektir hayattan. Ne bir sevdiğine, “Allah’a ısmarladık!” diyebilmek, ne bir dostuna “Hey dostum ben gidiyorum, haydi hakkını helal et!” ne de en yakınına “Ben gidiyorum tekrar görüşürüz inşaAllah.” diyebilmektir. Hayat bu işte ansızın atıverecek bizi kendinden. Ne arkandan ağlayanlara bakacak, ne de sana bakacak. Gidiyorsun son kez, kime ne diyeceksin? Kiminle helalleşecek, kiminle son kez görüşeceksin? Hangi yarım kalan işini bitireceksin? Kime ne borcun var gitmeden ödemek ister misin? Ya da en sevdiğine doya doya sarılıp öylemi ayrılacaksın? Uzaklarda, uzun zamandır görüp sesini duymadığın bir yakınının, dostunun sesini mi duymak istersin son kez gitmeden önce?.. Eşine vasiyetin mi olacak? Yavrularına nasihat mi edeceksin yada öpüp koklayıp öylemi ayrılmak istersin? Son kez “Canım kızım!” ya da “Canım oğlum!” deyip öyle mi ayrılmak istersin? Eşine, “Bunca yıl beraberdik elbette seni üzdüğüm kırdığım anlar olmuştur bana hakkını helal ediyor musun?” mu diyeceksin? Bütün sevdiklerine, “Haydi gelin bu gün bizde toplanalım son kez bir arada olalım gitmeden hepinizi son kez görmüş olurum.” mu diyeceksin? Uzaktaki dostlara bir telefonla bağlanıp son kez seslerini mi duymak istersin ya da netten bağlanıp görüntülü konuşsan hem seslerini duymuş hem bir daha göremeyeceğin yüzlerini mi görmek istersin? Ya da bunların hiçbirini yapmayıp ayrılacağın evini, mahalleni, şehrini, yurdunu şöyle bir boş boş gezmek mi istersin? Her köşesinde ayrı bir anı olan evini doya doya izleyip yaşadığın bunca geçmişini gözünde canlandırmak mı istersin? Sevdiklerinle yaşadığın her anı zihninde canlandırıp hey gidi günler hey mi dersin? Ya da “Hayatın sonu geldi işte gidiyorum!” derken gideceğin yere nasıl gideceğini mi düşünürsün? Giderken yanımda ne götürebileceğim diye düşüncelere mi dalarsın? Bunca zaman aklına hiç gelmeyenler şimdimi aklına gelmeye başladı dersin? Pişmanlıklar mı yaşıyorsun? Sana verilen bu hayatta hiç hazırlık yapmamış mıydın? Bu hayatta hep kalacağını mı sanıyordun? Ya da gideceğini bildiğin halde daha vakit var diye boşmu veriyordun? Ne oldu yani şimdi alıp başını giderken bu hayattan borçlumu gidiyorsun? Seni bekleyen ebedi hayatına… Oldu mu şimdi? Peki yüreğin razımı buna?. Değil, olamaz değil mi? Hadi o zaman daha vakit varken hazırlık yapmaya ne dersin? Belki de vakit tamamdır. İçinde bulunduğun hayat seni hemen atacaktır. Öyleyse hadi daha ne duruyorsun. Vakit varken daha erken demeden hemen niyetlen. Sevgili Peygamberimiz (s.a.v) demiyor mu? “Ameller Niyetlere Göredir”belki son anda ettiğimiz niyet kurtuluşumuza sebep olabilir. Biz karar verip niyetimizi edelim. Kalırsak bu hayatta kazanmaya çalışalım ebedi hayatımızı. Şayet tamamsa vakit, eli boş gitmektense niyetimizle ayrılmış oluruz. Bu bir nefeslik kadar kısa geçici hayattan…
Hayat dediğimiz, olsun ebedi Cennetimiz. Budur tek temennimiz..
Yazar: geceler
276 kez okunmusEtiketler: Hayat Beklemektir
3 Yorum “Hayat Beklemektir!..”
Yorum Yap,Fikrini Paylaş
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmış olmalısınız.
Şubat 3rd, 2010 at 13:10
hayatt beklemektir allah razı olsun yazılarını çok güzel
Şubat 3rd, 2010 at 20:11
“Gitmek!” Lisanıma en çok bulaşan ve yüreğimin neresi olduğunu düşünmeden yapmak istediği eylem.. Yolun uzunluğunu düşünmeden, yolun sonunu düşünmeden yalnız kendimle yalnız kendi içime giden bir gidişle.. Ancak böylesi anlarım, ancak böylesi kendimi anlatırım anlaşılmadıklarım karşısında..
Vakit çok geç olmadan gidebilsem ama sadece son bir dönüşü olsa bu gidişin ve döndüğümde, gidişimle akla kazıdıklarımı hayata geçirsem ve öylesi yenilense[m] ve öylesi son bulsa[m] herşey…
İlk okuduğumda da yapmıştım bu yorumu, insanın kendini hesaba çektiği güzel bir yazı. Yüreğine sağlık abla, beğenmesende beğendim ben..
Şubat 10th, 2010 at 21:35
Yüreğinize sağlık, kaleminize kuvvet gül ablam. Maşallah. Yazınız o kadar güzel ki. Beklemektir hayat. Ukbaya uzanan yoldur hayat. Hayat umudu beklemektir. Hayat inanmaktır. İnandığımız hayatın içinde hayat bulur umutlarımız.
Bu güzel yazınız için teşekkürler.